Elektrikli araç (EV) pazarı, 2025 itibarıyla hem dünyada hem de Türkiye’de otomotiv sektörünün en hızlı büyüyen alanı haline geldi. Çevre bilincinin artması, devlet teşvikleri ve batarya teknolojilerindeki ilerlemeler, elektrikli otomobilleri artık sadece “geleceğin aracı” değil, günlük hayatın bir parçası haline getiriyor.
🌍 Dünyadaki Gelişmeler
- Batarya teknolojisi: Yeni nesil lityum-demir-fosfat (LFP) ve katı hal bataryalar, daha uzun menzil ve daha kısa şarj süreleri sunuyor.
- Küresel yatırımlar: Avrupa ve Asya’da dev otomotiv markaları, milyarlarca dolarlık fabrika yatırımlarıyla üretim kapasitesini artırıyor.
- Şarj altyapısı: Shell, BP gibi enerji devleri 2030’a kadar milyonlarca hızlı şarj noktası kurmayı hedefliyor.

🇹🇷 Türkiye’deki Gelişmeler
- Satış rekorları: 2025’in ilk 8 ayında Türkiye’de 119 binden fazla elektrikli araç satıldı. Bunun yaklaşık dörtte biri Tesla’ya ait oldu.
- Yerel üretim: Togg’un T10X modeli, yerli üretim avantajı sayesinde pazarda güçlü bir konum elde etti.
- Şarj altyapısı: Türkiye genelinde 1.200 hızlı, 5.500’den fazla yavaş şarj noktası aktif durumda. Büyük şehirlerde yoğunlaşan bu ağ, şehirler arası yollara da yayılıyor.
- Yeni yatırımlar: Çinli BYD’nin Manisa’da kurmayı planladığı fabrika, 2026’da üretime başlamayı hedefliyor. İlk etapta pil paket montajı yapılacak.
🔮 Gelecek Beklentileri
- 2030’a kadar Türkiye’de 3 milyon elektrikli aracın trafikte olması öngörülüyor.
- Akaryakıt istasyonlarının büyük kısmı, benzin ve dizelin yanında elektrikli şarj hizmeti de sunacak.
- Vergi düzenlemeleri ve devlet teşvikleri, elektrikli araçların daha geniş kitlelere ulaşmasını hızlandıracak.

